TMMOB: Deprem Gerçeğini Hâlâ Kabul Etmedik!

12 Kasım 1999 Düzce Depremi’nin 26’ncı yıldönümünde TMMOB Mimarlar Odası Kocaeli Şubesi’nde bir basın açıklaması gerçekleştirildi. Tarihi binada düzenlenen toplantıda, Türkiye’nin hâlâ depreme hazır olmadığı vurgulandı.

Basın açıklamasını TMMOB Kocaeli İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Mehmet Ali Elma yaptı.

“Bilim Değil, Rant Öncelikli”

Elma, açıklamasında 1999 ve 2023 depremlerinin aynı acı tabloyu gösterdiğini belirterek, “Bilimin gereklilikleri yerine sermayenin önceliklerine önem vermenin bedelini, kaybettiğimiz hayatlarla ödüyoruz” dedi. Türkiye’deki yapı stokunun yüzde 60’ının mimarlık ve mühendislik hizmeti almadan inşa edildiğini hatırlatan Elma, bu durumun büyük bir risk oluşturduğunu söyledi.

“İmar Affı Felaketlere Davetiye”

TMMOB açıklamasında imar aflarının afetleri büyüten en önemli etkenlerden biri olduğu da vurgulandı.
Elma, “2018’de çıkarılan ‘İmar Barışı’ ile 3 milyondan fazla kaçak yapı meşrulaştırıldı. 26 milyar lira gelir elde edildi ama can güvenliği sağlanamadı. Riskli yapılar belgeyle güvenli hale gelmez” ifadelerini kullandı.

Kentsel Dönüşüm Rant Aracı Haline Geldi

Kentsel dönüşümün amacından saptırıldığını belirten Elma, “Deprem riski altındaki bölgeler, rant getirmediği için kaderine terk ediliyor. Gerçek kentsel dönüşüm yerine rant odaklı projelerle kentler yaşanmaz hale getiriliyor. İstanbul örneğinde olduğu gibi yoğunluk artışı, riski azaltmak yerine büyütüyor” dedi.

“Bilimsel ve Bütüncül Bir Anlayışa İhtiyaç Var”

TMMOB, afet politikalarının yüzeysel kaldığını, bilim ve teknikten uzak kararların felaketleri derinleştirdiğini belirterek şu çağrıyı yaptı:“Deprem risklerini azaltmak, rantı değil bilimi esas alan bir yaklaşımla mümkündür. Kentsel dönüşüme karşı değiliz; ancak kentlerimizin depreme dirençli hale getirilmesi için bilimsel temelde bir planlama yapılmalıdır.”

“Mücadelemizi Sürdüreceğiz”

Açıklama, depremlerde yaşamını yitiren yurttaşlara rahmetle anılarak son buldu.
Elma, “Doğal afetlerin tahribata ve can kaybına yol açmasının temelinde bilimsel kentleşme ilkelerine aykırı uygulamalar yatıyor. TMMOB olarak bu anlayışa karşı mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz” dedi.